Kasım başından itibaren basında sıkça görünce, gençliğimizi de yakından ilgilendirdiği için burada vurgulama ihtiyacını duydum. Geçtiğimiz hafta İK eklerinde (Sabah İşte İnsan – Yeni Bir İsviçre Çakısı: R Kuşağı, Yenibiriş – Şimdi de R Kuşağı), dün de Milliyet Gazetesi’nde yer alan haberde de detaylıca bahsedildiği üzere; dünyaya Financial Times tarafından duyurulan, isim babalığını da uluslararası insan kaynakları danışmanlık şirketi Randstad‘ın yaptığı “R Kuşağı”, İK gündemine hızlı bir giriş yaptı.
Bir global kriz kuşağı olarak lanse edilen R kuşağı, ismini İngilizce’de “durgunluk” anlamına gelen “recession” kelimesinin baş harfinden alıyor.
Özellikle İşte İnsan’ın haberine tekrar göz atacak olursak, konunun uzmanlarının bir çok farklı görüşü var. X,Y ve Z’den sonra “performansa dayalı” bu yeni kuşak bakalım literatüre girecek değişimlere sebep olacak mı, bunu zaman gösterecek. Fakat şu bir gerçek ki, gençlerin iş bulmak için kendilerine yapacakları yatırımı epey bir arttırmaları gerekecek ve yeni kuşak bu kanaatkarlıkta devam ederse işimiz zorlaşacak.Konuyu özetlememiz gerekirse: Kriz döneminde daralan kadrolar ve işten çıkarılan çalışma arkadaşları nedeniyle sorumlulukları artan ve kariyer anlamında daha hızlı gelişen yeni bir kuşak ile karşı karşıyayız. Fakat aynı kuşak; işini kaybetmemek ve elbet bir gün hakedeceği konuma geleceğini bildiği için (bu potansiyelinin farkına varan farklı bir şirkette de olabilir) ücret, unvan ve yan haklar konusunda pek talepkar değil. Dolayısıyla ayrılan ekip arkadaşlarının yükünü çekebilen; krizden önce yüksek ücretler karşılığında 1 birim performans gösteren yöneticiler yerine çok daha uygun ücretler ile 2 birim çalışabilen bu multifonksiyonel ”R”ekabet kuşağımız, tabiki bu başarısı ile işverenlerin oldukça ilgisini çekmiş durumda.
Kaynak: http://www.uniaktivite.net/kampusmeydani/blog/671/isleri_zorlastiran_r_kusagi_
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder