Bu Blogda Ara

31 Temmuz 2010 Cumartesi

Yaratıcı CV' m Elele Dergisi'nde

Bir zamanlar (ki 11 ay once) iş başvuru için Youth Republic' e gonderdiğim Islak Mendilli Yaratıcı CV fikrim bu ay Elele Dergisi' nde yer bulmuş. Mutlu oldum emeğimin hala değerinin bilinmesine =)  [Not: Islak Mendil içeriği fotoğrafta kullanıldığı gibi değildir]


21 Temmuz 2010 Çarşamba

Flash Mob in City Hall Park

Daha onceki izlediğim flashmoblara nazaran çekim kalitesi daha güzel, insanları sanki daha kucaklayıcı ve samimi bir etkinlik olmuş... ben beğendim =)





20 Temmuz 2010 Salı

The History Of Nikola Tesla - a Short Story

Nikola Tesla' yı tüm bilim adamlarımdan ayırıpta ne kadar taptığımı bilmeyen yoktur... Bu videoyu ilk izlediğimde çok sevdim, sevenlerine ulaştırmada bir aracı olayım dedim





Özet Geçiyorum...

Geçtiğimiz günlerde 2 yıldır devamlı olarak gittiğim markete alışveriş için tekrar gittim..2 yıldır aynı kız kasiyer olduğu için sohbetimiz nispeten diğer müşterilere oranla daha iyi..  kız ne zaman markete girsem şaşkın bana bakıyor..O' na da hak vermiyor değilim hani..birgün bakıyor elimde kokteyl bardakları - aromalar; birgün bakıyor elimde shaker - buz kırıcılar ; birgün bakıyor pis sakallı şortlu bir çocuk;  gün geliyor takım elbiseli , çantalı bişiy; gün geliyor turizm firmasını temsil eden çantalar, valizler , t shirtler falan...

Geçen gün gittiğimde artık dayanamayıp sordu " Sen ne iş yapıyorsun allah aşkına , Öğrenci değil misin sen? " dedi... Bende ona malum gülümsememle bir cevap verdim; " İnan her gece yatağa girdiğimde bunun cevabını bende kendime soruyorum"  ... sonra çıktım gitim..çok ukelacaydı biliyorum ama çok film gibiydi :P

Şaka bir yana insanlar bunları tek tek sorduklarında anlatmam uzun sürüyor..kendim keyif alıyorum ama kabul ediyorum dağınığım! Ama Özet geçiyorum;

  • Şuan hala Arıhan Arıcılık şirketine ait 2 markanın pazar geliştirme sorumlusu olarak çalışıyorum..Yakında ayrılmayı düşünüyorum ki işverenimin de haberi var..

  • Bir otomobil markasına ait yeni medya danışmanlığı ile igili bir projeyi çok sevdiğim arkadaşım Merve Yenilmez ile birlikte daha 1 ay Önce sonlardırdık. Benim için de marka için de keyifli bir proje olduğunu düşünüyorum.

  • Şuan bir promosyon şirketine ait markanın sosyal medya danışmanlığını (daha doğrusu yÖnlendirmelerini) yapıyorum.

  • Birkaç turizm şirketine Tur Rehberliği - Liderliği - Grup Sorumlusu adı altında farklı işler yapıyorum.

  • Ve en sevdiğim projem Yeni Nesil Stepne Ajans diye nitelendirdiğimiz Goygoy Co. Works üzerine mesai harcıyorum.


Not : ben sosyal medya danışmanı - uzmanı - yetkilisi değilim.. bir işte başarı için 10 bin saat mesai harcamak gerekli..benim daha dolduracak çok saatlerim var!

http://www.isteinsan.com.tr/isteinsan_gazete/basari_icin_10_bin_saat_sart.html

Tüm bunlar olurken son iki gündür biri gizli olmak üzere 2 farklı yerden güzel iş teklifleri aldım... Beklediklerimle ve istediklerimle uymasa da ciddi anlamda düşünüyorum... Bazen ileriye gitmek için bir adım geriye gitmek lazım..Ben buna hazırım galiba ...

15 Temmuz 2010 Perşembe

Üniversite Diplomanın Avrupa' da Denkliği Var Mı?

Bu haberi es geçmeyelim;
Türkiye'de Avrupa Komisyonu Diploma Eki Etiketi'ne Sahip 11 Üniversite Bulunuyor

Türkiye'de, Yükseköğretim Kurumlarının Saygınlığını Artıran ve Avrupa Komisyonu Tarafından Verilen Diploma Eki Etiketi'ne Sahip Üniversite Sayısı 11'e Yükseldi. Avrupa Komisyonu Tarafından Bu Yıl Yapılan Değerlendirme Sonrasında Karadeniz Teknik Üniversitesi ve Sakarya Üniversitesi 'Akts Etiketi' Aldı.

Türkiye'de, yükseköğretim kurumlarının saygınlığını artıran ve Avrupa Komisyonu tarafından verilen Diploma Eki Etiketi'ne sahip üniversite sayısı 11'e yükseldi.

Avrupa Komisyonu tarafından bu yıl yapılan değerlendirme sonrasında Karadeniz Teknik Üniversitesi ve Sakarya Üniversitesi 'AKTS Etiketi' aldı. Anadolu Üniversitesi, İzmir Ekonomi Üniversitesi, İzmir Yüksek Teknoloji Üniversitesi ve Marmara Üniversitesi ise 'Diploma Eki Etiketi' almaya hak kazanan üniversiteler oldu. Geçen yıl ise yine Avrupa Komisyonu tarafından, 2009-2013 yılları arasında geçerli olacak şekilde Bilkent Üniversitesi, Karadeniz Teknik Üniversitesi, Ortadoğu Teknik Üniversitesi, Sabancı Üniversitesi, Sakarya Üniversitesi, Ege Üniversitesi ve Gebze İleri Teknoloji Enstitüsü olmuştu.

'AKTS Etiketi' ve 'Diploma Eki Etiketi' Avrupa Komisyonu tarafından yükseköğretim kurumlarına verilen, yükseköğretim kurumlarının kalitesini ve saygınlığını artıran, kurumlara uluslararası güvenilirlik sağlayan bir belge olarak değerlendiriliyor. Bu sene "Diploma Eki Etiketi" alan dört üniversite ile birlikte, Türkiye'deki Diploma Eki Etiketi sahibi olan üniversite sayısı 11'e yükselmiş oldu.

Diploma Eki Etiketi; Yaygın kullanılan bir Avrupa dilinde doğru şekilde hazırlanmış Diploma Eki'ni lisans ve yüksek lisans mezunlarına otomatik ve ücretsiz verebilen yükseköğretim kurumlarına Avrupa Komisyonu tarafından veriliyor.

AKTS Etiketi'ni ise Avrupa Kredi Transfer Sistemi'ni bütün lisans ve yüksek lisans programlarında doğru bir şekilde uygulayan yükseköğretim kurumları alabiliyor. (Cihan Haber Ajansı)

kaynak: http://www.haberler.com/turkiye-de-avrupa-komisyonu-diploma-eki-etiketi-ne-2131332-haberi/

Alanya' da Tekne Turunda Olmak Vardı; Tatilsepeti.com

Bu iş de ısmarlanmamış bir iştir : ) bugün tatilsepetine oynuyoruz evet..çok güzel şeyler geliyor aklımıza...işten çıkmışım evime gideceğim yorgun argın..deli sıcak ve Dentur teknesinde aşağıdaki reklamı gorsem kafayı yerdim  : ) biz başarılı bulduk, bulmayanın canı saolsun :)

Goygoy Co. Works işidir...

Uygulama salla patiye geldi..çocuklar havuza gittiler kusura kalmayın :)

Tatil İçin Son Fırsatınız Olabilir; Tatilsepeti.com

Malumdur ki Goygoy Co. Works olarak arada ısmarlanmamış işler de yapıyor olabiliriz. Bu iş  ya da fikir neyse bizden herhangi bir firma ya da başlıkta ki şirket tarafından istenmedi ama biz kendilerine yakıştırdığımız için yapıştırdık. Birçok tur operatorünün turizm sektorüne yapması gereğinden daha fazla pazarlama faaliyeti sürdürdüğü içindir belki de?

Aklımıza ulan oğlum işlek AVM'ler deki büyük havuzların yanına kumsal süsü verilip deniz - tatil - kum - güneş gibi goygoydan çıkıp sokağa kadar taşan fikrimizi gerçekte nasıl olur diye düşündüğümüzde aşağıdaki fikre ulaştık.

New Jersey' deki bir turizm departmanı (ofisi ) Ağustos ayı içerisinde yapmış olduğu işlek ofislerinin onündeki alanlarda kumdan kaleler sergisi tadında şeyler yaptırmış..Biz sevdik, eğlendik, hayal ettik..

Bizim için iş başarıyla tamamlanmıştır...

Not: devrik cümleler candır!

not2: fikir geliştirilebilir, biz geliştirmedik..




Goygoy Co. Works Ofisine Taşınır...

Goygoy Co. Works Nedir?

Goygoy Co. Works uzun zamandır hayata geçirmek istediğim bir proje.. Hala da en başında emekleme sürecinde... Kendi kendine yürüyemiyor bile o derece (:  Biz keyif alıyoruz bu çok ayrı mesele.. Etrafımıza hala ser verip sır vermiyoruz ama güzel işler yapıyoruz.  Dedeler - torunlar birbirimizi ağırlıyoruz.   Eğleniyoruz falan...

Goygoy Co. Works' ün en büyük ozelliklerinden biri malumdur ki illegal olması.. Mobil olması, keyifli olması başka yonleri tabiki de.. Bizim hiçbir zaman ofisimiz olmayacak mı diye sorarken çocuklar bir ofis tutalım da sabahları birlikte kahvaltı edelim bari dedik =)

Arada brief çozüp havuza yüzmeye gidiyoruz... Bu aralar işsiziz... Projesi olan varsa elinde briefleri çozebiliriz  ; )

Yakında ofis yaşamını anlatan bir blog açmaya karar verdik..çok kurumsalız çok :P

14 Temmuz 2010 Çarşamba

İşten Ayrılıyorum...


Malumdur ki uzun bir süredir Arıhan Arıcılık ' a ait 2 markanın pazar geliştirme sorumlusu olarak haldır haldır çalışıyorum. Zaman zaman eğlenceli zaman zaman bilemediğim bir şekilde enteresan zamanlar geçirdim.  Genel olarak yaptığım işten keyif aldım. Fakat misyon anlamında şirketteki pozisyonumu tamamladığımı farklı sebeplerle birlikte hissediyordum. Bugün firma sahibine doğrudan işten ay sonunda ayrılacağımı beyan ettim. Aramızdaki uzun telefon sohbetinden sonra O' nu kısmen ikna edebildim. Her ne kadar beni bırakma taraftarı olmasa da şimdilik ben işimi bırakıyorum. İlerleyen zaman dilimi tabiki de ne gosterir bilemem. Ama bugüne kadar çalıştığım en süper patron olduğunun da altını çizmek istiyorum..

Süreci yakından takip edipte bilenler bilir ki zor zamanlar geçirdim. Bunlarla herhangi bir alakası olmadığını herkesin bilmesini isterim. İşi yapamadı kaçtı olmaması bakımından da mini bir dipnot geçeyim; bugün prensipte o belediye ile büyük işi bağladım. Resmiyette bundan sonrası top patronlara bakar : )  İşimi de boyle zirvede bırakırım...

Beyoğlu'nda Acayip Keyifli Bir Olay!

Bugün Beyoğlu'nda İstiklal'e doğru kendimi vurduğumda meydanda gozlerime inanamadım... Tramvay durağında, tramvayın arka vagonlarından bir tanesi yeniden düzenlenerek canlı müzik performans alanına çevrilmişti. Ses, ışıklar, sis falan derken çok mükemmel bir gorüntü vardı.  Çıkan yerli grup bence ortalamanın üzerinde iyi soylüyordu... Yaklaşık 20dk boyunca onları dinledim. Meydanda gelip geçen herkeste oyle...

Meydanda Cumhuriyet Anıtı' nın etrafında çimlere uzanıp dinleyenlerle, dans edenler çok güzel bir gorüntü oluşturuyordu. Taksim' deki o büyük meydandaki absürd konserlerin verildiği yerden çok kesinlik boyle güzel şeylere ihtiyacı vardı Beyoğlu' nun. Hem İBB' ye hem de Beyoğlu Belediyesi' nin ellerine sağlık...

Tramvay bu arada kalkıp gitti (:




13 Temmuz 2010 Salı

Bread's İyi Ye İyi Yaşa!

Yiyecek içecek sektorüne hızlı ve süper bir giriş yaptığını düşündüğüm Bread's restoranları aslında 25 yıllık bir geçmişin ürünü olduğunu oğrendim.  1,5 ay içerisinde süper bir hızla 15 restoranı aynı kalite ve ozenle hizmete sokmayı becerebilen Başar Ermiş' i buradan kutlamak istiyorum. Ürün gamı olsun, personel olsun, lokasyon seçimleri olsun, mekan dekorları olsun gerçekten çok güzel. Fiyat -  ürün performans oranı da gerçekten iyi ayarlanmış durumda.

Unutmadan altını çizmek gerekir ki Bread's faaliyetlerini İstanbul Gourmet Group adı altında yürütüyor. Bread’s, Arnavutköy, Ataköy, Avcılar, Bahçelievler, Balmumcu, Beylikdüzü, Caddebostan, Çekmeköy, Cihangir, Eltes Gold Dudullu, Göktürk, Göztepe, Kadıköy, Kartal, Kavacık, Kızıltoprak, Levent, Maltepe, Mecidiyeköy, Pendik, Sahrayıcedid, Tarabya, Ümraniye, Zeytinburnu’nda şubeleri var. Çok yakında Ataşehir, Altunizade, Büyükçekmece, Eminönü, Etiler, Florya, Karaköy, Nişantaşı, Şişli ve Suadiye restoranları açılacak.

Tüm bunların yanı sıra www.breads.com.tr olan sitelerini çok ama çok beğendim (: çok ovdüm biliyorum ama doğru başlangıç budur (::

Yine Yeni Yeniden Turizm (:

Turizm sektorunü çok seviyorum..Bana büyük bir keyif veriyor. Ama hiçbir zaman profesyonel işim olsun istemiyorum. Keyif aldığım için çalışıyorum. Keyif aldıkça da yapmak istiyorum. Uzun zaman olmuştu(1 yıl) Güney' e inmeyeli.. 5-6 ay once Kapadokya turlarına gittiğimi saymazsak bolgeye inmek acayip heyecan vericiydi. 3 günde 3000km yol yaptık... Uykusuz kalsam da süperdi (: Bu arada diğer işlerimi de aksatmadım... Bir cep telefonu ile artık herşey mümkün gerçekten ...

Yol sohbetleri, kaptanlarla muhabbetler, yeni insanlarla tanışmak, Antalya' da denize girmek (:   Şimdilik ilk goz ağrım Touristica ile bu sektorde devam...  2-3 ay sonra çok ama çok daha keyif aldığım (yeni tanışmama rağmen) insanlarla yeni bir firmada turizme turlara devam ediyor olacağım. Sonrasında seve seve kendilerini takdim ederim ;)

5 Temmuz 2010 Pazartesi

Sensation Türkiye Partisi


Aslında bu oncelikle First Sensation' a daha sonra bütün ajans ve markalara çağrımdır.. Hatta Hayal Akademisi Mey İçki' yle yaparsa daha da güzel olabilir :))

Sensation White Partileri her Temmuz ayının 15inde Hollanda' da yapılmaya başlamış fakat daha sonra konsept değiştirerek Dünya' nın farklı şehirlerinde Dj Show'a donüşmüş çok büyük dans partisidir. O gece sadece beyaz giyilir ve Trance - House ağırlıklı müziklerle hem gorsel hem de duysal bir şovun tadına bakılır. Gelin gorünki Türkiye' de maalesef  bir ayağı bile yok bu organizasyonun. Bunu üstlenecek markanın, ajansın havasına , PR' ına  laf soylenmez. Birileri el atsın yahu =)

Sensation'ın resmi sitesi; http://www.sensation.com/index.php

Bir de video; (youtube )





4 Temmuz 2010 Pazar

Online Alışveriş Sitelerinde İcaba Davet ve Hukuki Süreç

Öncelikle icap ve icaba davet nedir diye bir giriş yapmakta fayda gÖrüyorum;
Sözleşmenin meydana gelmesi

I-İCAP (SÖZLEŞME YAPMA TEKLİFİ)

1a-Tanım:

Bir sözleşmenin meydana gelebilmesi için gerekli olan iki irade açıklamasından zaman itibariyle ilk önce yapılana “icap” (öneri) , bu açıklamayı yapan tarafa da icapçı (öneren ) denir.

1b-icabın unsurları.

i-icap zaman bakımından önce açıklanan irade beyanıdır.
ii-icap tek taraflı ve varması (ulaşması) gerekli bir irade beyanıdır.
iii-İcap icapta bulunan kimsenin (icapçının ) bu beyanı ile bağlı olma niyetini yansıtmalıdır. Yani icap oluşmuşsa icapcıyı bağlar. İcapcının beyanından icabı (önerisi) ile bağlı olma niyeti açıkça anlaşılmaz ise bir icap değil icaba davet söz konusu olur.

iv-İcap yapılmak istenen sözleşmenin tüm esaslı (asli)unsurlarını içermek zorundadır.
Yani icap (öneri) yöneltildiği tarafın (karşı taraf) tereddüte düşmeden kabul ya da iradesini açıklayabileceği şekilde olmalıdır.Örneğin bir mal satılacaksa hangi malın satılacağı, özellikleri, hangi fiyata satılacağı, miktarı vb

v-İcap mutlaka bir karşı tarafa yöneltilmiş olmalıdır. Karşı taraf tek kişi de olabilir veya icap kamuya karşı da olabilir. Bu durumda umuma icap söz konusudur.
Örnek: gazetelere verilen kiralık ev ilanları vb.

1c-icabın bağlama süresi

i-süreli icaplarda:
bir kimsenin belli bir süre bağlı olmak niyeti ile beyan ettiği icaba süreli icap denir.
Süreli icapta bulunan kimse bu sürenin sonuna kadar icabı ile bağlı kalır. Kabul haberi bu süre bitmeden önce icapçıya ulaşmazsa icapçı (öneren) artık icabı ile bağlı kalmaktan kurtulur.

ii-süresiz icapta

yani icapçının kabul için bir süre belirlememiş olduğu durumda ise

-hazır olanlar arasında
Süresiz bir icap hazır olanlar arasında yapıldığı takdirde , kabulcü derhal kabul beyanını açıklamazsa icap bağlayıcılığını yitirir.İki tarafın telefonla veya temsilcileri aracılığıyla yapmış oldukları icaplar , hazır olanlar arasında yapılmış sayılır.
-hazır olmayanlar arasında
Karşı karşıya bulunmayanlar arasında yapılan süresiz icabın bağlama süresi vaktinde gönderilmiş bir kabul haberinin icapcıya ulaşacağı ana kadardır. Süresi içinde ulaşacak şekilde gönderilen ancak vaktinde ulaşmayan kabul haberini alan icapcı , bununla bağlı olmak istemediğini derhal karşı tarafa kabulcüye bildirmediği takdirde sözleşme yine kurulmuş olur.

1d-İcaptan dönme
İcapcı kural olarak açıklamış olduğu icap beyanı ile bağlıdır, kabul beyanının açıklanması ile akit kurulmuş olur.Ancak BK m 9 a göre şu 3 durumda icapcı (öneren) icabından dönebilir.
-İcaptan dönme (rücu) beyanı, icaptan önce ulaşırsa (kabulcüye)
-İcaptan dönme beyanı , icap ile aynı anda karşı tarafa ulaşırsa
-İcaptan dönme beyanı kabulcüye icaptan sonra ulaşmakla beraber icaptan önce öğrenilirse icapcı icabından dönmüş (vazgeçmiş) sayılır. Yani icap hiç yapılmamış sayılır
kısaca icapçı icap kabulcü tarafından öğrenilinceye kadar beyanından döndüğünü kabulcüye bildirerek icabından dönebilir.

1e-Ölüm veya ehliyetsizliğin icaba tesiri

i-icapçı açısından
İcapçı, icabını açıkladıktan sonra (bağlayıcılık süresi içinde) ölürse veya fiil ehliyetini yitirirse , icapçı açısından şahsi edim niteliğinde olan beyanlar geçerliliğini yitirir. Maddi edimlere ilişkin icaplar ise bağlayıcılığını korur ve kabulcünün kabul beyanını açıklaması ile sözleşme kurulmuş olur.Meydana gelen (kurulan) bu sözleşme ile ölüm halinde (icapçı ölürse) mirası reddetmemiş olan mirasçılar bağlı olurlar.Örnek: satım sözleşmesinde icapta bulunan kişi ölmüşse ve karşı taraf süresi içinde kabul beyanında bulunursa (icapçı ölmüşken) icapcının maddi edimi (malın teslimi) ile mirasçılar bağlıdır.

ii-kabulcü açısından
Kabulcünün kendisine gönderilen icabın bağlama süresi içinde ölmesi veya fiil ehliyetini yitirmesi halinde aynen icapta olduğu gibi kendisine şahsi bir edimi ifa etmesini öneren beyanlar geçersiz kalır.Kabulcünün maddi bir edimi ifa etmesini öneren beyan mevcutken kabulcünün ölmesi halinde mirasçıları icapçıya kabul haberi göndererek sözleşmeyi inşa edebilirler.

II-KABUL (SÖZLEŞMENİN KURULMASI)

a-tanım
kabul , icapçının yapmış olduğu öneriye(icaba) kabulcünün verdiği olumlu cevaptır.
Yani kabulcünün kendisine yapılmış olan icapla tamamen mutabık olduğuna ilişkin tek taraflı ve varması (ulaşması) gerekli irade açıklamasıdır.

b-kabulün unsurları

-Kabul beyanı tamamen icaba uygun ve onu onaylar nitelikte olmalıdır. Eğer kabulcünün beyan ettiği irade icabı değiştirir veya tamamlar nitelikte olursa , kabul değil yeni bir icap durumu söz konusu olur.
-Kabul beyanının sözleşmenin kurulmasını sağlayabilmesi için mutlaka icabın bağlama süresi içinde icapcıya ulaştırılması gerekir.İcabın bağlama süresini aşarak icapcıya ulaşan kabul beyanı kabul değil yeni bir icap sayılır.
-Kabul beyanı yazılı sözlü veya temsilci aracılığıyla da açıklanabilir.8şekle tabi değildir)

c-zımni kabul

Eğer kabul iradesi açık olarak beyan edilmişse (kullanılan ifade ve sözcüklerden duraksamaya yer vermeyecek şekilde açıkça anlaşılıyorsa) buna açık(sarih) kabul denir
Kabulcünün icabı kabul ettiği açıkça anlaşılmamakla beraber (susma ve sessiz kalma) takındığı tavır ve davranışlardan onun bunu kabul ettiği sonucu çıkarılabiliyorsa buna da örtülü(zımni) kabul denir.Susmanın yanında sahiplenme ve ifa(yerine getirme) ile de zımni kabul halleri mevcuttur.
Örnek. Kendisine gönderilen kumaştan bir takım elbise dikmesi istenilen terzinin , kumaşı uygun bir süre içinde geri göndermemesi, elbiseyi dikmeyi kabul ettiği anlamına gelir.
d-kabulden dönme
Kabulden dönme beyanı (açıklaması) kabul beyanından önce veya aynı anda ulaşması hatta sonra ulaşsa bile icapcı tarafından önceden öğrenilirse kabulcü kabulden dönmüş olur. Bu durumda kabul beyanı hiç açıklanmamış olur ve akit meydana gelmez.

e-ölüm yada ehliyetsizliğin kabule etkisi
Kabul beyanında bulunduktan sonra kabulcünün ölmesi veya fiil ehliyetini kaybetmesi halinde şahsi edimler için mirasçılar bağlı değildirler.Örnek. bir şarkıcının konser teklifini kabul ettikten sonra ölmesi halinde meydana gelen akit kendiliğinden sona erer. Maddi edimler (para, mal) için kabul beyanı ile kurulan sözleşme ile kabulcünün mirasçıları bağlı olurlar.

kaynak: turkhukuksitesi.com

Özet geçmek gerekirse;
başkalarının kendisine icapta bulunması olayına hukukta verilen isim. bir mala fiyat verip bunu yayınlamak icaba davettir. icap ile icabe davet sık sık karıştırılır. sözleşme yapma çağrısıdır bir nevi. kişi icaba davet çağrısı yaparak icapçı olmaktan kurtulur ve başkalarının icapta bulunmasına olanak sağlar.

en kolay anlaşılacak örneği evlere dağıtılan hipermarket broşürleridir. bunları dağatarak kişileri icaba davet etmiş olur. kişiler de bu icaba daveti kabul ederek mağzanın yolunu tutarsa icapçi durumuna düşer.

mağaza vitrinlerinde ürünlere konulan etiketler icaba devet değil kural olarak icap niteliği taşır.şayet, numunedir, satılmaz vb. gibi ibareler taşıyorsa icaba davet olarak kabul edilir.yani bir mağaza vitrininde gördüğünüz elbiseyi almak istediğiniz anda mağaza sahibinin size "satmıyorum kardeşim" deme hakkı yoktur.

borçlar kanunu 7/iii


kaynak: http://www.itusozluk.com/goster.php/icaba+davet

Konuya girmem gerekirse;

Sahibinden.com, Gittigidiyor.com gibi online alışveriş yapılan sitelerde bazı uyanıklar aramalarda üst sıralara çıkmak için fiyatına 1TL gibi bir değer biçiyorlar. Açıklama kısmında herhangi bir ek fiyat açıklaması bulunmayan ilanlarda çok durumda.

Kafama takılan şudur ki , değeri yüksek bir ürünü ben 1TL' ye almaya çalışsam ve doğal olarak satıcı satmayacağı için hukuki süreçte mücadele etsem 1 tl' ye ürünü alabilir miyim? bu konuda bilgisi olupta bilgilendiren olursa sevinirim..Benim aklıma düşen hinliktir kabul ediyorum, peki buradaki kullanıcıları uyarmak gerekmez ki ?

Ornek resim sahibinden.com art niyetsiz bir şekilde gosterilmek için alınmıştır. En az ederi 150 tl olan bu koltuklar 1 tl ye satıştadır. Sonuç?





Enerji Kimlik Belgesi , Enerji Danışmanlığı

BAYINDIRLIK ve İskan Bakanlığı, 1 Temmuz’da tarihinde yürürlüğe girmesi öngörülen binalara “enerji kimlik belgesi” düzenleme zorunluluğuna ilişkin uygulamayı erteledi.Buna göre uygulamanın 1 Ocak 2011 tarihinde yürürlüğe girmesi planlanıyor. 5 Aralık 2009’da yayımlanan Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği kapsamında, yönetmeliğine uygun yapılan binaların enerji tüketim sınıflarını ve karbondioksit (CO2) salım sınıflarını belirleyecek olan binalara “Enerji Kimlik Belgesi” verilmesi çalışmaları yürütüldü.



kaynak:  http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/15176901.asp?gid=254


Yaklaşık  2 yıl önce MTV' de bir TV show izlemiştim. Farklı iş kollarını anlatıyordu. O gün de tesadüfi olarak enerji danışmanlığı yapan bir şirketin işlerini anlatıyordu. O gün bina enerji verimliliği ile ilgili bir proje gelmişti. Müşteri ( villada yaşıyordu) aylık 1000dolarlık elektrik faturasının düşürülmesine yönelik olarak her türlü çalışmanın yapılmasını istiyordu.  Analiz için eve giden şirket yetkilileri, ısı yalıtımından tutun da basıncına kadar birçok test yaptırdıktan sonra enerji verimliliği ile ilgili yapabileceklerini listelediler. Hatırladıklarım arasında prizleri değiştirmek, evdeki 100küsur tane ampulü değiştirmek , eve mantolama yapmak ve çatıya yalıtım yapmak vardı. Bütün işlemler bittikten sonra evdeki enerji kullanımını yaklaşık olarak % 60 olarak düşürmüşlerdi.  O zamanlar bu iş çok parlak gelmişti. Hala da çok parlak tabiki de =)


Günümüz Türkiye' sine baktığımızda enerji üretemeyen fakat fazlasıyla tüketen bir ülke konumundayız. Bir ülke enerji üretemiyorsa tasarruf yapmaktan başka çaresi yoktur diyen enerji bakanına fazlasıyla katılıyorum. Bu konuda bütün kamu kurumlarında düşük voltajlı ampül kullanımına geçilmesini de fazlasıyla yerinde buluyorum.


2 ya da 3 gün once NTV Yeşil Ekran' da enerji verimliliği üzerine yine bir konu konuşuluyordu.  2016 yılına kadar her evin enerji kimlik belgesi olması gerektiğinden ve bundan sonraki emlak alım satım ve değerleme gibi basit işlemlerde bile enerji kimlik belgesine ihtiyaç duyulacağınu vurguluyordu.


Bundan 8 ay once yaptığım araştırmalar sonucunda hayatımda keşke mühendis olaydım dediğim anlardan birini yaşadım. Enerji danışmanı eğitimi alabilmek için mühendis kokenli olmak gerekiyordu.  Elektrik mühendisi arkadaşıma bu projeden bahsettiğimde bu işe yonelmemizi soylediğimde her ne kadar ciddiye almasa da şimdiden ünlü kariyer sitelerinde enerji danışmanı arandığını rastladıkça çok mutlu oluyorum.


Her ne kadar enerji verimliliği konusu şimdilik sanayi alanında yaygın olsa da gün geldiğinde binalardaki enerji danışmanlığı da onem kazanacaktır. Ve herkes enerji danışmanı olmak isteyecektir.


Piyasada  şimdilik EPDK ' nın eğitim onayı verdiği belli kurumlar olsa da (sizler de google dan bulabilirsiniz)


http://www.vetenergy.com/  adresinden bu tarz eğitimler alabilirsiniz.


Kişisel fikrimdir, enerji danışmanlığı geleceğin mesleğidir ve üniversitelerde bolüm olarak açılmalıdır.  İş olarak bir girişimciye mükemmel fırsattır.




2 Temmuz 2010 Cuma

Home Office Gibisi Yok Mu?

İnsanların hayalidir aslında home office bir işte çalışmak. Yıllardır bende bunun için uğraşıyorum herkes gibi. İstanbul trafiğini çekmediğim, strese  - gürültüye gelmediğim, asık suratlı insanlarla metroda yüz yüze bakmak zorunda kalmadığım falan..


Asıl daha da önemlisi benim için; sabah takım elbise - kravat - gömlek giymediğin ,traş olmadığım bir iş arzuluyor olmamdı... Bunlar için hep kendi işim olması gerektiğini biliyordum.


Yukarıdaki hikaye kısmını bir kenara koymak gerekirse son 1 aydır 3 ayrı proje için home office sistemi ile çalışıyorum. bir PDA , internet ve de laptop her yerde fazlasıyla işimi görüyor.  Kesinlikle severek yaptığım 3 işim var = )


Benim sitemlerim benim bulmuşta buluyorsunuza girecek biraz ;




  • Arkadaşım saat  sabah 11de insan telefonla aranır mı  uyuyoruz?

  • Haftasonu toplantı mı olur?

  • Akşam 4 te mail mi gelir?

  • Sabahın 9unda mail mi atılır?


=)


Tüm bunlar biraz geyikle karışık realite şüphesiz ki ... Home office çalışmak şüphesiz ki çok keyifli bir iş.. Sabahları kahvaltı eşliğinde mail atmak , telefonla randevu almak.. Toplantılar sonrasında sahilde tur atmak ya da ofisin yolunu tutmamak... Mail ya da telefon gelene kadar uyuyabilmek..  Traş olmamak, pijamalarla oturmak, Zuhal Topal izlemek falan.. Ne de olsa bütün iş hayatımız internet ve telefondan ibaret değil mi?


Home office ilk zamanlar inanın çok keyifli ama sonrası?


Ben kendi adıma sıkıntılarımı yazayım..Ofisteki her sabah o güzel kahvaltılar , sohbetler yok.. Dedikodular yok  =)  Çalıştığınız iş üzerine devamlı olarak sizlere bir fikir akımı sağlayacak beyin fırtınası yok.. İletişim yok.. Starbucks' a gideyim bir kahve içeyim de inanın bir yere kadar..


He bu arada home office çalışıyoruz diye işi basit gormeler, alaya almalar, oturduğun yerden para kazanıyorsunlar işin can sıkıcı başka boyutu... ( Düşük ücret teklif edenleri yazmak bile istemiyorum)


O yüzden home office bir yere kadar diyorum =)  Fikrimi değiştirirsem 2 hafta sonra yeni yazı atarım elbette  ;)


Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...